Pandemide Ebevyn Olmak


    Ülkemizde ve bütün dünyada yayılan virüs sebebi ile günlük yaşamımızda çok büyük değişiklikler yaşandı ve çoğumuz bu değişikliklere adapte olmakta zorlandık. Günlük rutinlerimiz ve alışık olduğumuz durumlar değişti, eğitim sürecinde değişiklikler yaşandı ve bazı aktivitelerimiz kısıtlanmak durumunda kaldı. Özellikle de sağlıkla ilgili tehlikeyle de birlikte doğal olarak kaygı seviyemiz de artıyor. Her ne kadar bütün bireyler ve aile üyeleri bu durumdan aynı şekilde etkilenmese de kaygı, korku, can sıkıntısı, tahammül seviyesinin azalmasına bağlı olarak çabuk öfkelenme gibi bazı ortak duygular da ortaya çıkabiliyor. Çocuklar açısından bakıldığında bu durumu anlamlandırmak ve bu duruma uyum sağlamak çok daha zor. Çocuğunuzun da bir anda bütün düzeni değişti, kendisini evde kapalı kalmak zorunda buldu; dışarı çıkmak, arkadaşlarıyla oyun oynamak, okula gitmek ve arkadaşlarıyla vakit geçirmek, sevdiği aile büyükleriyle vakit geçirmek gibi birçok zevk aldığı aktiviteden vazgeçmek zorunda kaldı. Bu durum ister istemez çocuğunuzda da korku, kaygı, öfke gibi duygular uyandırabilir. Özellikle virüs ve hastalıkla ilgili kendisine açıklanmayan ama birçok farklı  platformdan duyduğu şeyler dünyanın güvenli bir yer olduğu algısını da sarsacaktır. Bu koşullarda bütün bu ortaya çıkması muhtemel negatif duygu ve düşüncelerin rahatça ifade edilip konuşulması çok daha büyük önem taşımaktadır. Duygularını ifade edemeyen kişiler içine attıkça farklı ani tepkilerle bu duygularını açığa çıkartır. Yetişkin insanlar bu süreci ne kadar zorlu atlattıysa çocuklarda aynı onlar kadar zorlu bir süreçten geçti. Geçen senelerde okula gitmeyi sevmeyen veya bu durumdan şikayet eden öğrencilerimiz bile okula gitmenin ve okul sürecindeki aktivitenin değerini bu zorlu süreçte anladılar. Süreç ne kadar zorluysa mücadelemiz o kadar güçlü olacaktır inşallah.

   Hayatımıza giren bu virüs ile ilgili bilgilendirme yaparken çocuğunuzun yaşına uygun olarak belki resimlerle ve hikayeleştirme yöntemleri ile bu virüsün nasıl olduğunu kısaca anlatmanız önemlidir. Daha sonrasında bunun çocukları çok fazla etkilemediğini, onların tehlikede olmadığını, bununla mücadele etmenin yollarının olduğunu ve yine yaşına uygun şekilde hijyenin önemini anlatmak da faydalı olacaktır. Bunu belki de birlikte virüse bir mektup yazarak yapabilirsiniz veya birlikte virüse isim verip onun resmini çizebilirsiniz.

   Özellikle bu durumun tehlikesinin yanı sıra korunma yollarının ve çözüm yöntemlerinin de olduğunu bilmek çocuğunuza iyi gelecektir. Virüsten kaynaklı yaşanan duygular ile ilgili açıklama yaparken kendi duygu ve düşüncelerinizi de ölçülü bir biçimde konuşmanız çocuğa yalnız olmadığını da hissettirecektir. Bu tarz bir diyalog sayesinde çocuklar kaybettikleri o güven duygusunu tekrar kazanabilirler. Ortada tehlikeli bir durum olsa bile kendisinin korunacağını bilmek çocuğunuzu kontrol edememenin ve belirsizliğin getirdiği kaygıdan da uzaklaştıracaktır. Bu süreçte bu olağan duygu ve düşünceleri konuşmak, paylaşmak ve daha sonrasında adaptasyonu kolaylaştırabilecek çözüm yolları ve baş etme yöntemleri geliştirmek hem ebeveynlere hem de çocuklara iyi gelecektir. Hem ebeveynlerin hem çocukların kendilerini iyi hissedecekleri ve birlikte yapmaktan zevk alacakları aktivitelere yönelmek ve çocukla birlikte yeni rutinler (ders çalışma saatleri, ailece oyun oynama saati vb. gibi) oluşturup eski rutinleri (yatma saati, diş fırçalama rutinleri vb gibi) de koşullara uyarlayarak devam ettirmek hayatla olan bağları koparmadan yaşamın devam ettiğini de çocuğa gösterecektir. Bu süreçte ebeveyn ve çocuk arasında ki ilişki kuvvetli olmalıdır. Lütfen bu bağları kurarken sağlıklı bir bağ olmasına çok  dikkat edelim.

   Hayırlı ve sağlıklı bir dönem diliyorum.

 

   Selam ve dua ile…

 

Özel İstanbul Mahir Rehberlik Birimi